Dijital Medeniyet'te yapay zeka ve
robotların yalnızca sosyal hayatta değil iş dünyasında da yer
bulacak olmaları kaçınılmaz bir sonuçtur. Bu durumda
geliştirilme amaçlarının insanlığa hizmet ve insanların daha
konforlu bir yaşam standartına erişebilmesi olduğu belirtilen
akıllı makinalar ve dijital aktörler muhtemelen standart
insanların rakipleri sonraki aşamada ise standart insanları egale
edebilecek sistemin ana unsurları konumuna yükseleceklerdir.
Özellikle iş dünyasında, insan-robot ve dijital ile ilgili çözüm
önerileri içeren teoriler bulunmaktadır. Felaket senaryosu
insanların topyekün iş kayıbına uğrayacakları ve huzur
bulamayacakları olurken en iyimser senaryo ise insanların çalışmayı
hobi olarak üstleneceği arta kalan zamanları ise sosyalleşme ve
dijital entegreye ayıracağı yönündeki saptamalardır.
158 ülkede ofisi bulunan PWC, 2020'li
yıllara ait iş ve çalışma grubu tahminlerini renklere ayırmak
suretiyle kategorize etmiştir. Bu temel iş sahaları; Mavi, yeşil,
kırmızı ve turuncu dünyalar olarak belirtilmiştir.
Mavi Dünya, her sektörde dev
şirketlerin birleşmeleriyle oluşan böylece küçük ve orta boy
işletmelerin tasfiye olacakları, sektörlerdeki ana etmenleri dev
şirketlerin belirleyeceği sahayı anlatmaktadır. Bu ultra büyük
şirketlerin bünyelerinde her türlü dijital program, akıllı
robot ve yapay zeka uygulamaları ile genetik yapılarıyla oynanarak
akıl ve fiziki kapasiteleri standartın ötesine taşınmış mutant
süper insanların bulunacakları hibrit bir çalışma zemini
oluşturulacaktır. Bu denli büyük finansal hacim ve bulunduğu
döneme uygun istihdam faaliyetleri içeren Mavi Dünya mensupları
siyasi karar vericileri de oldukça etkileyecekler muhtemelen karar
vericilerin aralarında bulunacaklardır.
Kırmızı Dünya, genç, mucit
seviyesinde zeka seviyeleri yüksek ve mevcut zeka potansiyellerini
çok iyi işleyerek faydalanabilen kişilerin bulunacakları sahayı
ifade etmektedir. Bu genç ve teknolojiyle entegre, teknolojik
cihazları çok iyi kullanabilen popülasyon, startuplar, muazzam
yazılım, genetik uzay çalışmalarına imza atabileceklerdir ve
çok özellikli ürünler sunabileceklerdir.
Turuncu Dünya, günümüzün klasik
sabit zaman ve sabit maaş kavramından oldukça uzakta belirli
alanlarda uzmanlaşmış insanların belirli projelere ya da
oluşturulacak çalışma gruplarına göre istihdam kabiliyetlerini
ifade etmektedir. Turuncu Dünya mensupları için garanti iş, uzun
vadeli ve kazançlı meslek gibi kavramlar geçerli olmayacaktır.
Tabi bu sahaya mensup insanların uzmanlıkları dahilinde parçalı
hizmetlerde bulunabilmeleri ancak birden fazla dalda beceri
geliştirmeleriyle mümkün olacaktır. Bu sebeple mezun olunan
fakülteye göre istihdam olanağı ortadan kalkacak ve bunun yanında
katılılan eğitim programları, ek deneyimler önem kazanacaktır.
İnsanların birden fazla alanda uzmanlaşmaları ise otodidakt
özellikle mümkün olabilecektir. Yani alaylı ve kendi kendine
öğrenme metodları geçerli olacaktır. Uzaktan eğitim
programları, sanal sertifikalar temel öğrenme araçları arasında
gösterilmektedir. Buradan ortaya koyulması gereken durum aslında
bilgi akışı yönünden sonsuz seviyede imkân olmasına rağmen
bilinin işlenme ve değerlendirilme süreçlerinin önem kazanması
öne çıkmaktadır. Yaratıcılık, analitik düşünme, analiz ve
muhakame özellikleri Turuncu olarak ifade edilen sahaya mensup olan
insanlar için bulunması gereken özellikler arasındadır.
Yeşil Dünya, diğer dünyalar
arasında denge ve gözetleme işlevini de sürdürecek sivil toplum
kuruluşlarını ifade etmektedir. Sivil toplum kuruluşlarında
istihdam edilmek ve bu alanda bir kariyer geliştirmek Türkiye için
yakın ve sıcak bir kavram değildir. Ancak gelişmiş ülkelerde
sivil toplum sayılarının fazlalığı ve işlevselliklerinin
yüksekliği ile büyük hacimli bir STK hacmi oluşmuştur.
Gelecekte sivil toplum kuruluşlarının hacimlerindeki artışlara
bağlı olarak ise istihdam kabiliyetlerinin de yükselmesi
beklenmekte diğer renklerle ifade edilen dünyalarda kendilerine yer
bulamayanlar bu sahada istihdamı ve kariyeri düşünmektedirler.
Yakın ve orta vadede Yeşil Dünya'ya mensup olan kuruluşların
misyon ve görevlerinin şu şekilde olabileceği düşünülmektedir:
.Denetim ve gözetleme
.İnsan, dijital, robot gibi canlılar
arasında uyumu sağlama ve hibrid dengeye katkıda bulunma
.Genel vatandaşlık maaşlarının
ödenmesinde sorumluluk üstlenme
.Ekolojik istikrara katkıda bulunma
.Adaptasyon sorunlarıyla ilgilenmek
Dijital Medeniyet'in hemen her sahayı
kapsayacak yeni gelişmeleri beraberinde getirmesi sivil toplum
alanını da kapsayacaktır. Sivil toplum kuruluşları klasik
örgütlenmelerini terk edecekler ve bünyelerinde robotlara ve yapay
zekalara da yer vereceklerdir. Yöneticiliğini bedensiz bir yapay
zekanın ya da robotun üstlendikleri kuruluşlara tanık olmamız
beklenen bir gelişmedir. Yeşil Dünya içerisinde gösterilen sivil
toplum kuruluşlarının çaba ve görevleri çok değerli olmakla
birlikte insanlığın huzurunun teminatı gösterilmeleri doğru
değildir. Çünkü önemli sivil toplum kuruluşları zaten en büyük
şirketler tarafından kurulmuş ya da kurdurulmuştur. Buna göre
Mavi Dünya'yı oluşturan şirketler ile Yeşil Dünya'nın sivil
toplum kuruluşları büyük oranda aynı kapıya çıkabilir. Bu
işbirliği ise diğer renklerde ifade edilen çalışma sahalarını
tehlikeye sokabilecek ve tek bir otorite yaratacaktır. Bu yüzden
sivil toplumun yalnızca hayatın isteklerine karşılık verecek
ölçüde düzenlenmeleri önemlidir.
Bu çalışmayı okuyan ve değerlendiren pek
çok kişi neredeyse on yıl sonra yine iş hayatında bulunmaya
devam edecekler ve mevcut dört renkle kategorize edilmiş
dünyalardan yani çalışma sahalarından herhangi birisine dahil
olacaklardır. Mavi ve Kırmızı Dünya seçeneklerinde istihdam
edilmenin çok olası bulunmadığını düşünüyoruz. O hâlde
geriye Turuncu ve Yeşil Dünyalar kalmaktadır. Analiz ve muhakeme
yeteneğinin ender insanlarda bulunması sebebiyle ise Yeşil Dünya
kategorisinde yer alan sivil toplum kuruluşları temelli bir kariyer
bu çalışmanın okuyucularının ekseriyeti için uygun olacaktır. Bunun
için şimdiden topluluk çalışmalarına dahil olmak ve geleceğin
standartlarını belirlemek çok önemlidir.
Renklerle ifade edilen PWC'ye ait bu
teori elbette kanun değildir ve bunun dışında gelişmelerde
yaşanabilir. Ancak günümüzün mevcut koşulları ve futurist
tahminlere göre bu yönde benzer yaklaşımlar geliştirmek
mantıksız değildir. Fakat bu kategoriler belli bir süreçle
ilgilidir. Eğer gündemdeki teoriler yani Avatar Projesi,
Singularity, Akıllı Dijital Canlılar var edilebilirse bu renkli
teorilerde ortadan kalkacaktır. Çünkü insanlara istenilen yetenek
daha doğmadan yüklenecektir. Dahası insan klasik insan kavramını
geride bırakacak, çipler, nano botlar ve sensörlerle
donatılacaktır. Ayrıca bu özellikteki insanlar bile yapay zekanın
ortaya koydukları çözümlemelerle yarışamayacaktır. Burada ise
yine o bilindik kısır döngü karşımıza çıkacaktır. Yani
insanın misyonu tamamlandığında hangi kariyere geçiş yapacağı
yönünde kapsamlı teoriler geliştirilmelidir.
Renkli dünya teorileri ya da çalışma
sahalarını kategorize eden tanımların geçerliliğinin 30-35 yıl
kadar geçerli olacağı olasılığı yüksektir. Kariyer, paralel
kariyer, istihdam gibi kavramlarda neticede günümüze ait
tanımlardır.